Üye Girişi
Ana Sayfa
Videolar
Ru'yet Çalışmaları
Tanımlar
Haritalar
Toplantılar Ve Kongreler
Şemalar
Galeri
Astronomi
Astronomlar
Astronomi Sitesi Linkleri
Yayınlar
Makaleler
Kitaplar
Sözlük
Kıble
Pusula ile Kıble Tayini
Kıble Açısı
Kıble Saati
Dünya Kıble Günü
Önemli Günler
1900-2027 Dini Günler
Dini Günler Listesi
2022-Yl-Dini-Gnler
2023-Yl-Dini-Gnler
2024-Yl-Dini-Gnler
2025-Yl-Dini-Gnler
2026-Yl-Dini-Gnler
2027-Yl-Dini-Gnler
2028-Yl-Dini-Gnler
2029-Yl-Dini-Gnler
2030-Yl-Dini-Gnler
2031-Yl-Dini-Gnler
2032-Yl-Dini-Gnler
2033-Yl-Dini-Gnler
2034-Yl-Dini-Gnler
2035-Yl-Dini-Gnler
Resmi Tatiller Listesi
2022-Yl-Resmi-Tatiller
2023-Yl-Resmi-Tatiller
2024-Yl-Resmi-Tatiller
2025-Yl-Resmi-Tatiller
2026-Yl-Resmi-Tatiller
2027-Yl-Resmi-Tatiller
2028-Yl-Resmi-Tatiller
2029-Yl-Resmi-Tatiller
2030-Yl-Resmi-Tatiller
2031-Yl-Resmi-Tatiller
2032-Yl-Resmi-Tatiller
2033-Yl-Resmi-Tatiller
2034-Yl-Resmi-Tatiller
2035-Yl-Resmi-Tatiller
Takvim Bilgileri
Tarih Dönüşümleri
Hicriden-Miladiye
Miladiden-Hicri-ve-Rumiye
Rumiden-Hicri-ve-Miladiye
Saat Dönüşümleri
Kanunlar
2429-Sayl-Kanun
394-Sayl-Kanun
4696-Sayl-Kanun
697-Sayl-Kanun
698-Sayl-Kanun
8-ubat-1332-Tarihli-Kanun
Sıkça Sorulanlar
İmsak
Temkin
Hicri Takvim Farkı
Yeni Ay Tanım Farkı
Vakit Kıyaslamaları
Sabah Ezanı
Sözlük
Sözcük
Birinci Anlam
Kök Dili
Astrolog
Yıldızların durum ve hareketlerinden geleceğe ait hükümler çıkaran kimse, müneccim.
Fransızca
Astroloji
Yıldızların durum ve hareketlerinin yeryüzündeki olayları ve insanları etkilediğini kabul ederek bunları inceleyip gelecek hakkında hükümler çıkarma, yıldız falı, müneccimlik, ilm-i nücum.
Fransızca
Astronom
Astronomi ilmiyle uğraşan, gök cisimleri üzerinde inceleme yapan bilim insanı, gökbilimci.
Fransızca
Astronomi
Gök cisimlerinin yapılarını, hareketlerini, uzaydaki yerlerini, birbirlerine olan uzaklıklarını ve bunlarla ilgili olan bütün hususları inceleyen ilim, gök bilimi, felekiyat.
Fransızca
Astronomik Ay
Ay dünya çevresindeki dönüşünü 29,530589 günde (29 gün 12 saat 44 dakika 2,8 saniyede) tamamlar. Ayın herhangi bir safhasının mesela dolunay veya kavuşum durumlarının peşpeşe iki defa tekrarı arasındaki zamana eşit olan bu süreye ""astronomik ay"" (kavuşum ayı, sinadal ay) denir. Buna göre teorik olarak bir kamerî yıl 29,530589 x 12 = 354,367068 gündür. Ancak gün sayısı kesirli olmayacağından kamerî takvimde aylar bazan yirmi dokuz. bazan otuz gün gösterilir.
Türkçe
Astronomik Hesap
Kamerî ayların başlangıcının tayin edilebilmesi için hilalin ilk defa görülebileceği zamanın ve yerin hesapla (gerekli aletlerin ve astronomik verilerin kullanılmasıyla) tayininin yapılmasıdır.
Türkçe
Astronot
Uzaya giden bir aracı kullanan veya böyle bir araçla uzaya giden kimse, uzay adamı, kozmonot.
Fransızca
Atmosfer
Yeryüzünü veya herhangi bir gök cismini çepeçevre saran gaz tabakası, gaz küresi.
Fransızca
Ay
Hicrî takvimde ayın dünya çevresinde bir defa dönüşü zarfında geçen süre; milâdî takvimde ise dünyanın güneş etrafındaki dönüşünün takvim ayı olarak adlandırılan on iki bölümden her birine verilen ad.
Türkçe
Ay Tutulması
Dünyanın güneşle ay arasına girerek ayın güneşten ışık almasına engel olması ve bu süre içinde ayın ışıksız kaldığı için dünyadan görünmemesi olayı, hüsuf.
Türkçe
Aydınlanma Yüzdesi
Yılın herhangi bir gününde Greenwich saatiyle gece yarısı, ayın güneş tarafından aydınlatılan yüzeyinin ne kadarının görülebileceği (dünyaya dönük olduğu) astronomik kataloglarda -aydınlanan yüzeyin hiç görülemediği kavuşum safhası 0, tamamının görüldüğü dolunay safhası 1 olmak üzere- 0 ile 1 arasında değişen sayılarla gösterilmiştir. İşte buna aydınlanma yüzdesi denilir. Hilâlin gözle görülebilmesi için “aydınlanma yüzdesi” denilen bu sayının en az 0,01 olması, başka bir ifadeyle ayın aydınlanmış yüzeyinin dünyaya dönük kısmının % 1’den daha az olmaması gerekir.
Türkçe
Ayın Evreleri (Fazları ya da Safhaları)
Ayın aydınlanmış olan yüzeyinin yeryüzünden görülen kısmı periyodik olarak değişir. Kavuşum ayı denilen yaklaşık 29,53 günlük süre içinde önce ince bir kavis şeklinde görülen parlaklık (ilk hilâl), yavaş yavaş büyüyerek yarım daire (ilk dördün) ve tam daire (dolunay) biçimini aldıktan sonra tekrar küçülüp incelmeye başlar ve nihayet bir iki gün hiç görünmez olur. Ardından parlaklığının tekrar görülmesiyle yeni bir ay başlar. Ayın ilk hilâl, ilk dördün, dolunay, son dördün ve son hilâl gibi değişik şekillerinden her birine “ayın evreleri” denir.
Türkçe
Azimut
Bir nokta ve bu noktadan gözetlenen bir gök cisminin merkezinden geçen doğru ile kuzey-güney doğrultusu veya başucu (zenit) doğrultusu arasında kalan ve saat ibreleri yönünde ölçülen iki taraflı açılardan her biri.
Fransızca
Bedir
Bkz. Dolunay.
Arapça
Boylam
Bkz. Meridyen
Türkçe
Bu’d
Uzanım. Gezegen-Yer-Güneş üçlüsünün oluşturduğu açı. Yer´den gezegene ve Güneş´e çizilen iki doğru arasındaki açı.
Arapça
Bu’d-i Muaddel
Güneş ve ayın batışları arasındaki sürenin açı olarak derece cinsinden değerine denir.
Arapça
Bu’d-i Sivâ
Hesaplarda güneşin batışı sırasında güneş merkeziyle ay merkezi arasındaki ekliptikel boylam farkının derece cinsinden değerine denir.
Arapça
Dahve-i Kübra
Şer´î gündüzün (fecirden güneşin batışına kadar sürer) yarısı, kaba kuşluk vakti.
Arapça
Dolunay
Ay, yer etrafındaki yörüngesi üzerinde güneş ile yer arasında aynı doğrultuda bulunduğu zaman güneş ile beraber doğar ve batar. Bu konumda bütün bir gün ufuk üzerinde bulunmasına rağmen güneş ışınları sebebiyle görülmez; kısa bir süre sonra güneşin doğu tarafına geçer ve güneş battıktan sonra ince parlak bir hilâl şeklinde görülür. Ayın bu safhasına “yeni ay” (ilk hilal) adı verilir. Bir hafta kadar sonra güneşten yaklaşık 90 derecelik bir açısal uzaklıkta bulunur. Bu duruma ay yüzeyinin yarısı aydınlandığı için ayın “ilk dördün” safhası denir. Ay ile güneş arasındaki açısal uzaklık 180 derece olduğunda, yani güneş doğarken ayın battığı veya güneş batarken ayın doğduğu durumda bütün yüzeyi aydınlandığı için bu durumuna “dolunay” denir. Bundan bir hafta sonra, yani ay ile güneş arasındaki açısal uzaklık 270 derece olduğunda ayın doğu yarısı aydınlanır; buna “son dördün” safhası denir. Bu durumdan yaklaşık bir hafta sonra tekrar görülmez olur ve kısa bir süre sonra aynı safhalar tekrar başlar.
Türkçe
Dünya
Güneş sistemindeki dokuz gezegenden biri olan yer Merkür ile Venüs’ten sonra güneşe en yakın ve Merkür, Venüs, Mars gibi güneş sisteminin iç kısmında yer alan küçük bir gezegen olup tek uydusu aydır. Çapı 12.756, ekvator çevresi yaklaşık 40.077 kilometredir. Güneşin çevresinde eliptik bir yörüngede dolanır; bir yıllık dolanımını 365,256 günde tamamlar. Güneşe ortalama uzaklığı 149,6 milyon kilometredir. Yer, batıdan doğuya doğru kendi etrafındaki dolanımını 23 saat 56 dakika 4 saniyede tamamlar. Güneş çevresindeki dolanımıyla mevsimler, kendi çevresindeki dolanımıyla gündüz ve gece meydana gelir. Ekseni ekvatora göre 23 derece 27 dakika eğimlidir. Yer taşküre (litosfer), suküre (hidrosfer) ve havaküreden (atmosfer) oluşur. Yer yüzeyinin % 71’i su ile kaplıdır; etrafını, yer çekimine bağlı olarak uzay boşluğuna dağılmadan duran yaklaşık 10.000 km. kalınlığındaki havaküre kuşatır. Yerkürenin yüzölçümü yaklaşık 510.000.000 km², hacmi ise yaklaşık 1.083.000.000.000 km³’tür. Kuzey kutup çevresinde karalarla çevrilmiş bir deniz, güney kutup çevresinde denizlerle kuşatılmış bir kara parçası vardır. Son araştırmalara göre yeryüzünün yaşı 5-5,5 milyar yıldır.
Arapça
Elips
Odak adı verilen sabit iki noktaya uzaklıklarının toplamı eşit olan noktaların meydana getirdiği kapalı eğri.
Arapça
Enberi
Bir gök cisminin yörüngesi boyunca etrafında dolandığı merkezi gök cismine en yakın olduğu nokta.
Türkçe
Enöte
Bir gök cisminin yörüngesi boyunca etrafında dolandığı merkezi gök cismine en uzak olduğu nokta.
Türkçe
ESA (European Space Agency)
Avrupa Uzay Ajansı. Avrupa ülkeleri tarafından uzay araştırmaları yapmak üzere 1975 yılında kurulan kuruluş. Merkezi Paris´tedir.
İngilizce
ESO (European Southern Observatory)
Avrupa Güney Gözlemevi. Avrupa ülkeleri gökbilim kurumu ve gözlemevidir.
İngilizce
Evc
Ay Newton çekim kanunu uyarınca yer etrafında, eksantrisitesi oldukça büyük bir elips yörünge çizerek hareket eder. Yer yuvarlağına, en uzak olduğu noktaya evc (günöte) denir.
Arapça
Evren
Uzayda bulunan tüm maddenin, enerjinin ve diğer her şeyin toplam adıdır.
Türkçe
Fecr
Arapça’da “yarmak, bir şeyi iki parçaya ayırmak, açığa çıkarmak, suya yol vermek” gibi anlamlara gelen fecir (fecr) isim olarak güneşin doğmasından önceki tan yeri ağarmasını ifade eder. Türkçe’de “şafak sökmesi, gün ağarması sabahın alaca karanlığı” denilen bu olay, gece ile gündüzü birbirinden ayırdığı veya gündüz aydınlığını ortaya çıkardığı için fecir diye adlandırılmıştır. Fecir vakti fıkıhta, özellikle sabah namazının vaktinin girdiğini veya sahur vaktinin bitip oruç tutma (imsak) zamanının başladığını bildirmesi açısından önem taşıdığından dinî literatürde bu vaktin tanım ve belirlenmesinin ayrı bir dikkatle ele alındığı görülür.
Arapça
Fecr-i Sadık
Fecr-i kazibin geçici beyazlığından sonra yine kısa bir süre karanlık basar. Ardından da ufukta yatay olarak boydan boya uzanan, giderek genişleyip yayılan bir aydınlık başlar. İşte bu aydınlığa fecr-i sâdık denir. Fıkıh literatüründe bu ikinci fecre “enlemesine beyazlık” (beyâz-ı müsta‘razî) denilmesi, fecr-i sâdık beyazlığının doğu ufkunda tan yeri boyunca yayılarak genişlemesi sebebiyledir. Sabah namazının vaktinin girmesi, sahurun sona erip orucun başlaması gibi dinî hükümlerde esas alınan bu ikinci fecirdir.
Arapça
Fey-i Zeval
Güneşin doğu ufku ile batı ufku arasındaki göğün tam tepe noktasında bulunduğu sıradaki bir cismin gölgesi.
Arapça
Fezâ
Uzay.
Arapça
Galaksi
Uzayda milyonlarca yıldızdan, bulutsulardan, gaz bulutlarından oluşan ve ayrı bir sistem teşkil eden gök cisimleri topluluğu, gökada.
Fransızca
Gelgit
Deniz suyunun, ay ve güneşin çekim kuvveti etkisiyle ay gününe eşit olan her 24 saat 51 dakikada bir yükselip karalara yürümesi ve alçalıp denize doğru çekilmesi olayı, denizin kabarması ve alçalması, meddücezir.
Türkçe
Gezegen
Güneş adı verilen bir sabit yıldız etrafında dönen ve ondan enerji alan gök cisimlerinin ortak adı, seyyare.
Türkçe
Gözlemevi
Bkz. Rasathane
Türkçe
Gurup
Güneşin batması, gün batımı. Gök cisimlerinin Batı yönünde ufuk çizgisinin altına geçerek görünmez olması.
Arapça
Günberi
Dünyanın güneşe en yakın olduğu ve yörüngede en hızlı döndüğü gündür. 3 Ocak´ta gerçekleşir. Güneş Sistemi´ndeki diğer gezegenler
Türkçe
Güneş
Dünya ve diğer gezegelerin etrafında döndüğü, bunlara ısı, ışık ve hayatın devamı için gerekli enerjiyi veren gök cisminin adı, dünyaya en yakın yıldız.
Türkçe
Güneş Tutulması
Ayın güneşle dünya arasına girip güneşin bir kısmının yada tamamının ışınlarının dünyaya gelmesini önlemesi ve ortalığın kararmasına sebep olması olayı, küsuf.
Türkçe
Güney Işıkları
Aurora Australis olarak da bilinir. Güneşten gelen ve kutuplardaki manyetik alanlara sürüklenen elektrik yüklü parçacıkların yol açtığı değişik renklerde Güney Kutbu´nda oluşan ışımalara denir.
Türkçe
Günöte
Dünyanın güneşe en uzak olduğu ve yörüngede en yavaş döndüğü gündür. 4 Temmuz´da gerçekleşir. Güneş Sistemi´ndeki diğer gezegenler için de aynı kavram kullanılır.
Türkçe
Hakiki Rü’yet
Ayın kavuşum (ictimâ) safhasından sonra hilal şeklinde yeryüzünden görülmesi olayına hakîkÎ rü´yet denir.
Arapça
Hazîz
Ay Newton çekim kanunu uyarınca yer etrafında, eksantrisitesi oldukça büyük bir elips yörünge çizerek hareket eder. Yer yuvarlağına, en yakın olduğu noktaya hazîz (günberi) denir.
Arapça
Hilal
Ayın kavuşum öncesi ve sonrasında yeryüzünden uçları sivri ince bir yay gibi görünen şeklinin adıdır. Her kamerî ayın başında kavuşum durumunun ardından incecik bir kavis şeklinde ilk defa görülen yeni aya bir-üç gecelik iken hilâl denildiği gibi her ayın sonunda kavuşum durumundan önceki son iki gecedeki aya da bu ad verilir.
Arapça
Hükmî Rü’yet
Kamerî ayların başlangıcının tayin edilmesinde hilâlin ilk defa görülebileceği zamanın ve yerin tayininin birtakım astronomik hesaplamalarla yapılması olayıdır.
Arapça
Hüsuf
Küsûf ve husûf kelimeleri güneş ve ay tutulması hakkında birbirinin yerine kullanılmakla birlikte fıkıh ve astronomi literatüründe genellikle güneş tutulması için küsûf, ay tutulması için husûf kelimesi yaygınlık kazanmıştır. Diğer taraftan güneş ve ay tutulmasının ikisine birden “küsûfân” veya “husûfân” denildiği de olur.
Arapça
Işık Hızı
Işığın bir saniyede aldığı yol. (Yaklaşık 300.000 km.)
Türkçe
Işık Yılı
Işığın saniyede 300.000 km hızla bir yılda aldığı yola eşit uzunluk birimi. (Yaklaşık 10 trilyon km)
Türkçe
İctimâ
Ayın, dünya çevresinde dönerken güneşle dünya arasında aynı doğrultuda bulunmasına kavuşum (ictimâ) durumu denir. Bu sırada ay güneşle birlikte doğup güneşle birlikte batar ve güneş tarafından aydınlatılan yüzeyi tamamen güneşe, karanlık yüzeyi ise dünyaya dönük olduğu için yeryüzünden görülmez. Ancak ay, her gün bir öncekinden daha geç doğup daha geç battığı için kısa bir süre sonra bu doğrultudan ayrılarak güneşten daha geç batmaya başlar. Böylece güneşle ay arasındaki açı, ayın yüzeyine yansıyan ışığın yeryüzünden görünmesi (rü’yet) için yeterli büyüklüğe ulaşınca ay güneş battıktan sonra batı ufkunda hilâl biçiminde görülmeye başlar.
Arapça
İftar
Sözlükte fatr “yarmak, kesmek; yaratmak, icat etmek”, bu kökten türeyen iftâr ve fıtr kelimeleri diğer bazı anlamların yanı sıra “orucu açmak, oruçluya orucu açtırmak, başlanmış bulunan orucu bozmak veya hiç oruç tutmamak” gibi mânalara gelir. Fıkıh literatüründe iftar kelimesi, sözlük anlamıyla bağlantılı olarak ister oruç açma isterse bozma ve oruç tutmama şeklinde olsun “oruca aykırı bir davranışta bulunma” mânasında kullanılmakla birlikte, bunlar arasında “oruçlu kimsenin vakti gelince usulüne uygun biçimde orucunu açması” mânasının daha belirgin olduğu ve kelimenin bu yönde terim anlamı kazandığı söylenebilir.
Arapça
İhtilâf-ı Metâli‘
Gece ve gündüz dünyanın her yerinde aynı saatte başlamadığı gibi hilâl de dünyanın her yerinde aynı anda görülmez. Çünkü kamerî aylar için başlangıç sayılan hilâl, kavuşum durumunun ardından güneşin batışından sonra batı ufkunda görülür. Güneş dünyanın her yerinde aynı saatte batmadığı için hilâlin görülebilme zamanı da ilk görüldüğü yerden itibaren batıya doğru ilerleyerek değişir. Hilâlin dünyanın değişik yerlerinde değişik saatlerde görülmesi olayına “ihtilâf-ı metâli‘” denilmektedir.
Arapça
İlk Dördün
Ay, yer etrafındaki yörüngesi üzerinde güneş ile yer arasında aynı doğrultuda bulunduğu zaman güneş ile beraber doğar ve batar. Bu konumda bütün bir gün ufuk üzerinde bulunmasına rağmen güneş ışınları sebebiyle görülmez; kısa bir süre sonra güneşin doğu tarafına geçer ve güneş battıktan sonra ince parlak bir hilâl şeklinde görülür. Ayın bu safhasına “yeni ay” (ilk hilal) adı verilir. Bir hafta kadar sonra güneşten yaklaşık 90 derecelik bir açısal uzaklıkta bulunur. Bu duruma ay yüzeyinin yarısı aydınlandığı için ayın “ilk dördün” safhası denir.
Türkçe
İlk Hilal
Ay, yer etrafındaki yörüngesi üzerinde güneş ile yer arasında aynı doğrultuda bulunduğu zaman güneş ile beraber doğar ve batar. Bu konumda bütün bir gün ufuk üzerinde bulunmasına rağmen güneş ışınları sebebiyle görülmez; kısa bir süre sonra güneşin doğu tarafına geçer ve güneş battıktan sonra ince parlak bir hilâl şeklinde görülür. Ayın bu safhasına “yeni ay” (ilk hilal) adı verilir.
Türkçe
İlm-i Envâ
Araplar’da yıldızların hareketiyle hava durumu ve iklimler arasında ilgi kuran, çeşitli takvimlere esas teşkil eden halk astronomi ve meteoroloji bilgisi.
Arapça
İlm-i Felek
Bkz. Astronomi.
Arapça
İlm-i Nücûm
Bkz. Astroloji.
Arapça
İmsak
Bkz Dahve-i Suğra.
Arapça
Kamer
Bkz. Ay.
Arapça
Kamerî Yıl
Ayın Dünya çevresindeki hareketine göre hesaplanmış, 12 aydan meydana gelen 354 günlük yıl. Kamerî yılda yer alan aylar şunlardır: Muharrem, safer, rebîülevvel, rebîülâhir, cemâziyelevvel, cemâziyelâhir, receb, şâban, ramazan, şevval, zilkade, zilhicce.
Türkçe
Kavuşum
Bkz. İctimâ.
Türkçe
Kozmoloji
Kainat kanunlarını inceleyen ilim, evren bilimi, kevniyât.
Fransızca
Kuşluk
Güneşin doğduktan sonra 5⁰ (bir mızrak boyu) yükselmesinden, başka bir deyişle güneşin doğmasından takriben 45-50 dakika geçmesinden zeval vaktine kadar olan süreye denir.
Türkçe
Kutup Işıkları
Güneşten gelen ve kutuplardaki manyetik alanlara sürüklenen elektrik yüklü parçacıkların yol açtığı değişik renklerde oluşan ışımalar. Kuzey Işıkları (Aurora Borealis) ve Güney Işıkları (Aurora Australis) olarak kuzey ve güney kutbunda iki şekli görülür.
Türkçe
Kuzey Işıkları
Aurora Borealis olarak da bilinir. Güneşten gelen ve kutuplardaki manyetik alanlara sürüklenen elektrik yüklü parçacıkların yol açtığı değişik renklerde Kuzey Kutbu´nda oluşan ışımalara denir.
Türkçe
Küsuf
Küsûf ve husûf kelimeleri güneş ve ay tutulması hakkında birbirinin yerine kullanılmakla birlikte fıkıh ve astronomi literatüründe genellikle güneş tutulması için küsûf, ay tutulması için husûf kelimesi yaygınlık kazanmıştır. Diğer taraftan güneş ve ay tutulmasının ikisine birden “küsûfân” veya “husûfân” denildiği de olur.
Arapça
Meridyen
Ekvatora dik olarak kutuplardan geçtiği ve dünyayı çevrelediği kabul edilen dairelerden her biri, boylam.
Fransızca
Müneccim
İnsanları ve olayları etkilediği inancına dayanan ilim dalıyla uğraşan kimse; astroloji ve yıldız falcılığını meslek edinen kişi
Arapça
NASA
(National Aeronautics and Space Administration) Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi. Amerika Birleşik Devletleri´nin uzay çalışmalarından sorumlu kurum.1958 yılında kurulan NASA, uzay mekiği programları, Ay´a insansız ve insanlı uçuşlar, Güneş Sistemi´nin tüm gezegenlerine insansız uçuşlar ve Güneş Sistemi dışına gönderilen uzay araçları gibi birçok programı uygulamaktadır.
İngilizce
Radyoteleskop
Gökcisimlerini araştırmak için kullanılan uzun dalgaboyuna duyarlı alet.
Urduca
RASAT
Bir gök cismini, gökyüzündeki bir olayı alet yardımıyla takip ederek inceleme işi, gözlem.
Arapça
Rasathane
Gök cisimleri ve olaylarının ilmi şekilde gözlenmesi için gerekli aletlerle donatılmış yapı, gözlemevi.
Farsça
Rü´yet
Görme, görüş, bakış, bakma, araştırma.
Arapça
Rü´yet-i Hilâl
Kamerî ayların giriş ve çıkışlarını tespit etmek için hilali gözlemek ve batı ufkunda güneşin batışını müteakip görmek.
Arapça
Samanyolu
Berrak gecelerde gökyüzünde bir yol gibi boydan boya uzanan, milyarlarca yıldızdan meydana gelen yıldız topluluğu, kehkeşân.
Türkçe
Semâ
Göğün görünen yüzeyi, gökyüzü. Yerküresini çevreleyen hafif gaz tabakası, hava, atmosfer.
Türkçe
Son Dördün
Ay, yer etrafındaki yörüngesi üzerinde güneş ile yer arasında aynı doğrultuda bulunduğu zaman güneş ile beraber doğar ve batar. Bu konumda bütün bir gün ufuk üzerinde bulunmasına rağmen güneş ışınları sebebiyle görülmez; kısa bir süre sonra güneşin doğu tarafına geçer ve güneş battıktan sonra ince parlak bir hilâl şeklinde görülür. Ayın bu safhasına “yeni ay” (ilk hilal) adı verilir. Bir hafta kadar sonra güneşten yaklaşık 90 derecelik bir açısal uzaklıkta bulunur. Bu duruma ay yüzeyinin yarısı aydınlandığı için ayın “ilk dördün” safhası denir. Ay ile güneş arasındaki açısal uzaklık 180 derece olduğunda, yani güneş doğarken ayın battığı veya güneş batarken ayın doğduğu durumda bütün yüzeyi aydınlandığı için bu durumuna “dolunay” denir. Bundan bir hafta sonra, yani ay ile güneş arasındaki açısal uzaklık 270 derece olduğunda ayın doğu yarısı aydınlanır; buna “son dördün” safhası denir. Bu durumdan yaklaşık bir hafta sonra tekrar görülmez olur ve kısa bir süre sonra aynı safhalar tekrar başlar.
Türkçe
Şafak
Güneş battıktan sonra batı ufkunda görülen ve kaybolması akşam namazı vaktinin bitip yatsı namazı vaktinin girmesinin ölçüsü sayılan kızıllık ya da bu kızıllıktan sonra ortaya çıkan beyazlık.
Arapça
Tan
Güneş doğmadan önceki alacakaranlık, fecir. Bkz. Fecir.
Arapça
Teleskop
Gök cisimlerini gözlemlemek için kullanılan çok kuvvetli bir dürbün.
Fransızca
Temkin Vakti
Güneşin doğuş, batış vakti ile namaz vakitlerinin hesaplanmasında, vakitlere eklenen veya çıkarılan zamanı ifade etmektedir. Bu vakitlerin hesaplanmasında bulunulan yerin dağlık veya tepelerle kaplı olması, düz ova veya deniz seviyesi olması etkili olmaktadır. Bunun yanında yerleşim yerinin doğusu ile batısı arasındaki zaman farkı, saatlerin yanlış olma ihtimali de göz önünde bulundurularak, imsak ve güneşte bir miktar zaman çıkarılır; öğle, ikindi, akşam ve yatsı vakitlerinde de bir miktar eklenir.
Arapça
Tulû‘
Gök cisimleri için doğma, doğuş. Bir şeyin vaktinin gelmesi, meydana çıkma.
Arapça
Uydu
Bir gezegenin çekimine uyarak onun çevresinde dolanan daha küçük gök cismi.
Türkçe
Uzay
Görülen ve görülmeyen bütün gök cisimlerini içine alan uçsuz bucaksız mekan, fezâ.
Türkçe
Yeni Ay
Bkz. İlk Hilal.
Türkçe
Yerberi
Dünyanın uydusu Ay´ın yörüngesinde turunu atarken Dünya´ya en yakın olduğu ve en hızlı döndüğü noktadır.
Türkçe
Yeröte
Dünyanın uydusu Ay´ın yörüngesinde turunu atarken Dünya´ya en uzak olduğu ve en yavaş döndüğü noktadır.
Türkçe
Yevm-i Şek
Şaban ayının 30´u mu, yoksa Ramazan´ın 1. günü mü olduğunda şüphe edilen güne verilen addır. Şaban ayının 29´unda hava bulutlu olması sebebiyle hilal görülemez de, bir sonraki günün Ramazan´a ait olduğunda şüphe meydana gelirse, bu güne ´yevm-i şekk´ denilmiş ve bu günde oruç tutmak mekruh sayılmıştır.
Arapça
Yıldız
Gökyüzünde enerji kaynağı üreten, yoğun ışık saçan plazma kütlesi; gökyüzüne serpilmiş ışıklı noktalardan her biri.
Türkçe
Yörünge
Bir gök cisminin bir başka gök cismi etrafında hareket ederken izlediği farzedilen eğri.
Türkçe
Zeval
Güneşin tepe noktasını geçmesine denir. Zevâl, örfî gündüzün tam ortasına denk gelir. Meselâ, örfî gündüz 12 saat ise, bunun yarısı olan altının güneşin doğuş vaktine eklenmesi ile bulunan zevâl vaktidir. Görünüşe göre güneş, gökteki yolunun yarısını kat etmiştir; o zamana kadar her şeyin gölgesi batıya doğru düşerken, bundan sonra doğuya doğru düşmeye başlar.
Arapça